Corona

Geçenlerde okuduğum İtalyan Psikolog Morelli’nin corona ile ilgili yazısının ardından bugün de İrlandalı Rahip Richard Hendrick’in Corona ile ilgili bir şiirini okudum.

Corona virüsü ortaya çıktığından beri TV ve sosyal medyadan takip ettiğim kadarıyla kendi küçük dünyamda fark ettiğim şey de, tam olarak buydu. İtalyan psikolog ve İrlandalı rahibin anlattıkları.

İçimde insanlığa ve dünyamızın, çocuklarımızın geleceğine dair bir umut doğmuştu. Çünkü bu virüs sadece bir ulusun, bir ülkenin sorunu değildi ve sınır tanımıyordu. Virüs yayıldıkça büyüyen sorun da sadece Çin’in değil, artık tüm dünyanın sorunuydu. Çünkü artık ilk kez tüm dünya aynı şeyi konuşuyordu. İlk kez herkesin gündemi, endişesi aynıydı. İlk kez din, dil, ırk gözetmeksizin sorunumuz ortaktı. İlk kez düşman aynıydı ve her yerdeydi. Yani belki de modern çağda zannımca ilk kez, kontrol insanoğlunun elinde değildi; insanın kendi açgözlü varlığını sorgulaması, bulunduğu noktaya onu taşıyan sebepleri yeniden değerlendirmesi ve bilinçli farkındalığını artırması gerekiyordu.

Ben de herkes gibi elbette yaşananlar için çok üzgünüm, acı çeken insanlar için, ölümler için. Ama şunu açık yüreklilikle söylemeliyim ya da umut ediyorum ki virüsün her yere yayılması, belki de virüsün kendisi, ekonomik gücü ve sömürüyü tüm insani değerlerin üzerinde tutan ülkeler de dâhil herkesi silkeleyerek kendine getirir, insanlığın ihtiyaç duyduğu evrensel bakış ilacını da beraberinde getirir. Belki de virüs, dünyayı susadığı barışa, sevgiye, eşitliğe, dinginliğe, sükûnete ulaştıracak, makro insana dönüştürecek olan birleştirici ip görevi görür.
Belki de bu durum insanlığa kendine gelmesi için verilmiş bir şansa dönüşür. İster doğanın bir tepkisi diye düşünün; ister Tanrı, Allah, ya da evren, bize bir fırsat verdi diye. Hiç fark etmez. Sebebi, gerekçesi her ne olursa olsun bunu bir fırsat olarak görebilir ve değerlendirebiliriz. Acımasızca katlettiğimiz dünyamıza, havamıza, suyumuza, ağaçlara, hayvanlara, kadınlara, çocuklara, kısacası görmezden geldiğimiz ve yok olmasına ya da acı çekmesine sessiz kaldığımız her şeye, sahip çıkabilir, içimizdeki uyuyan “insanı” uyandırabiliriz.

Çok farklı bir virüsle yüzleşen bizler, artık şapkamızı önümüze koyup düşünebilir, uzun zaman önce kaybettiğimiz ve özellikle şu günlerde önemini acı bir şeklide yeniden kavradığımız tüm insani değerlerimize ve yaşlı dünyamıza, sahip çıkmamız gerektiğini anlayabiliriz. Daha temiz bir dünya, daha nazik ve iyi insanlarla dolu güzel bir gelecek hayaliyle, sağlıkla, nezaketle ve iyilikle kalın. Suzan Yavuz

Leave a comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Suzan Yavuz Akademi